Kadastro Mahkemelerinin Görev Alanı Ve Yargılama Usulü
KADASTRO MAHKEMELERİNİN GÖREV ALANI VE YARGILAMA USULÜ*
Kadastro mahkemeleri, her kadastro bölgesinde genel mahkemelere ait olup da bu Kanun’un uygulanması ile ilgili dava ve işlere bakmak üzere kurulmuş özel mahkemedir. (3402 sayılı Kadastro Kanunu md. 24)
Mahkemenin görevli olduğu genel dava ve işler Kanun‘un 25 ve 26. maddesinde sayılmıştır. Buna göre kadastro mahkemesinin çözümleyeceği dava ve işler:
1. Taşınmaz mal mülkiyetine ve sınırlı aynî haklara, tapuya tescil veya şerh edilecek veyahut beyanlar hanesinde gösterilecek sair haklara sınır ve ölçü uyuşmazlıklar,
2. Kadastroya ve tapu sicilini ilgilendiren benzeri davalar,
3. Kadastro veya kadastro ile ilgili verasete ait uyuşmazlıkların çözümü, istek üzerine veraset belgesi tanzimi,
4. Yalnız kadastro işlerine münhasır olmak üzere; velisi veya vasisi bulunmayan küçüklere ve kısıtlılara kayyım tayin etmek, bunların menfaatleri korumak amacıyla Türk Medeni Kanunun hâkimin iznini şart kıldığı hallerde bu izni vermek, 6100 sayılı HKM’nın 334 vd. maddeleri gereğince adli yardım talepleri hakkında karar vermek, kadastro tutanağı tanzim olunan taşınmazla ilgili ihtiyati tedbir taleplerini karara bağlamak şeklinde sayılabilir.
Yukarıdaki dava ve işler ile kanunun 40. maddesindeki hükümler saklı kalmak üzere, kadastro tutanağının düzenlenmesi gününden ve tutanak sonradan tamamlanmış ve düzeltilmiş ise, o günden sonra doğan haklara dair istekler, taksim, şuyuun giderilmesi veya muhdesata bağlı olarak aşınmaz malı iktisap, muhdesatın yıkılıp kaldırılması ve benzeri nitelikte olan ve mahkemeden yenilik doğrucu hüküm almayı gerektiren dava ile ilgili isteklerin incelenmesi, kadastro mahkemesinin görevi dışındadır. (madde 26)
Amaç ülke koordinat sistemine göre memleketin kadastral veya topoğrafik kadastral haritasına dayalı olarak taşınmaz malların sınırlarını arazi ve harita üzerinde belirterek hukukî durumlarını tespit etmek suretiyle 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun öngördüğü tapu sicilini kurmak, mekânsal bilgi sisteminin alt yapısını bir an evvel gerçekleştirmek olduğundan normalde sulh hukuk mahkemesinin görevine giren veraset ilamı verilmesi, velisi ve vasisi bulunmayan küçükler ve kısıtlılara kayyım atanması gerekli olması halinde işin acilliğine binaen bu konularda kadastro mahkemesi verase ilamı tanzim edip, davaya özgü olarak kayyım atanmasını da sağlayabilecektir.
Kadastro mahkemesinin görevi, kadastro tutanağının tanzimi tarihinden tutanağın kesinleşmesine kadar geçecek zaman içindeki itiraz ve davalar için söz konusudur. Başka bir anlatımla; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 26. maddesinin 4. fıkrasına göre, kadastro mahkemesinin yetkisi, kadastro tutanağının düzenlendiği günde başlar. Hakkında tutanak düzenlenmeyen veya düzenlenmiş olup, kesinleşen taşınmazlarla ilgili iddiaların (davaların) genel mahkemede görülmesi gerekir.
Tutanak kesinleştikten sonra kadastro mahkemesinin görevi sona erer. Kadastro Mahkemeleri 3402 sayılı Yasa’nın 11. ve 26/B maddeleri uyarınca 30 günlük askı ilan süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz davalarında görevli olup askı ilamından sonra açılan davalarda ise aynı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca genel mahkemeler görevli bulunmaktadır.
Bu nedenle 3402 sayılı Kadastro Yasası’nın 11. maddesinde öngörülen 30 günlük askı ilanı süresinin geçip geçmediğine resen bakarak geçmiş olduğunun anlaşılması halinde ise özel mahkeme olan kadastro mahkemesinin görevi sona erdiğinden davanın dava şartı yokluğundan usulden reddi ile genel mahkeme olan asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğundan görevsizlik kararı verilecektir.
Kadastro mahkemesinin davayı görebilmesi için dava konusu taşınmaz hakkında tespit tutanağı düzenlenmesi ve yasal süre içerisinde dava açılmış olması veya taşınmaz hakkında hukuk mahkemelerinde davanın devam ediyor olması ve kesinleşmemiş olması gerekir. Yine aynı yasanın 27. maddesine göre ise, Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine resen devrolunur.
Kadastro hakimi, devredilen bu dava dosyaları ile beşinci madde gereğince müdür tarafından gönderilen kadastro tutanaklarını birleştirerek 11’inci maddede yazılı şekle uygun olarak askı ilanını yaptırır. İlan süresi bitmeden duruşmaya başlanamaz. Henüz kesinleşmemiş olan davalara, kaldıkları noktadan bu Kanunda öngörülen esas ve usul dairesinde devam olunur.
3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi; “Kadastro mahkemeleri, kadastro mahkemelerine dava açıldıktan sonra, tespitten önceki haklara dayanarak, aslî müdahil olarak katılanların iddiasına dair uyuşmazlıkları inceler ve karara bağlar.” hükmünü içermektedir.
Bu kanunî düzenleme ile kadastro davası açıldıktan sonra üçüncü kişi ve kuruluşlara kadastro tespitinden önce var olan bir hakka dayanılarak, görülmekte olan davaya katılmak suretiyle taşınmaz üzerinde herhangi bir iddia ileri sürme imkanı tanınmıştır.
Mahalli mahkemelerde görülmekte olan davaların kadastro mahkemesine devri ve eksik idari işler hakkında yapılacak işlemleri gösteren 3402 sayılı Kadastro Kanununun 27. maddesine göre mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz malın kadastro tutanağının düzenlendiği tarihte mahalli mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyaların resen kadastro mahkemesine devri gerekir.
Müstakil kadastro mahkemesinin bulunmadığı yerlerde kadastro mahkemesinin görevine giren dava ve işlere kadastro mahkemesi sıfatıyla asliye hukuk mahkemesi tarafından bakılır. Birden fazla asliye hukuk mahkemesinin bulunması halinde ise kadastro davalarına 1 numaralı asliye hukuk mahkemesi tarafından bakılır.
Kadastro mahkemelerinde basit yargılama usulü uygulanır.* Kadastro mahkemesi kararları Tebligat Kanunu hükümlerine göre resen taraflara tebliğ olunur.
Kadastro mahkemeleri adli tatile tabi değildir.
*Daha ayrıntılı bilgi için bkz. Harun Bulut - Adli Yargıda Dava Şartları, Seçkin Yayınları
Harun Bulut - Hukuk Muhakemeleri Kanunu Şerhi Seçkin Yayınları